Nüfusu:4951

BÜYÜKKABACA BELEDİYESİ

Büyükkabaca Kasabası'nın Belediyelik olma tarihi 1953'tür.

     Her şey 1946 yılında "Hurşit GÜMÜŞ,Hasan AŞIK,ve Mustafa AYTEKİN'in(Hacı Mustafa)Hayırlar'ın odada D.P. Teşkilatını kurması ile başlar.Şaibeleri hala konuşulan 1946 seçimlerinde "Mehmet GÖKALP'in(aga Memet) muhtar seçilmesi ile sonuçlanır.

     1950 seçimlerinde D.P. listesinden Hasan Aşık muhtar adayı olmuş ve 15 oyla seçimi kaybetmiş,Eyup Şener muhtar seçilmiştir.Fakat Mehmet Erdoğan(Solak Mehmet),Ahmet Doğan,İsmail Köse,Mustafa Uz,Durmuş Diler ve Ahmet Önal'dan oluşan D.P. listesi 6 azalık kazanmış,köy katibi de Katiplerin İsmail Ünal (Kör katip)atanmıştır.Köy meçlisinin ilk toplantısında Pazar kurulması ve Belediyelik olma başvurusunun yapılması gibi iki önemli karar alınır.

      1580 sayılı Belediyeler kanun'un "Nüfusu 2000'ni geçen yerlere Belediye kurulur" ,ifadesine istinaen,2170 nüfuslu Büyükkabaca'nın Belediye olma başvurusu yapılır.Fakat köye kurulan pazarın ikinci haftasında  yaşanan talihsiz olayı (Muhtar Eyüp Şener'in ölümü) ve Senirkent ile Uluborlu arasındaki İlçelik çekişmesi yüzünden müracaat 2,5 yıl gecikmiş müracaatın işleme konulması için 1953 yılına kadar beklemek gerekmiştir.1953,te zamanın İç işleri bakanı Ethem Menderes'in onayı ile Büyükkabaca Belediyesi kurulur.

   Belediye meçlis azalıklarına Karşı mahalleden Ahmet Doğan(Kaz Amat),Durmuş Temurçin(Şoför Durmuş),Abdullah Aras(Deli kardeş),Aşağı mahalleden İsmail Köse,Ali Karacan,Ahmet Önal(Hoca Amat),Veli Selçuk(Değirmenci sarı veli),Dere mahalleden Hasan aşk,Mehmet Erdoğan(solak Mehmet),Mustafa Uz(Koca kafaların Mustafa),AliOsman Özdemir(Dönon Kör oğlan) seçilir.Muhasipliğe Haca Amat,Katibliğe Kaz Amat,Beledie başkanlığına da kura ile Hasan Aşık seçilir.Belediye binası olarak Hamzaların oda,evlerden hasır toplanarak düzenlenir ve ilk çalışmalar burada yapılır.Köyümüzün belediyelik olmasını sağlayan,cay ıslah çalışması,içme suyu şebekesi ve 17 000 dönüm arazinin belediye mülkiyetine alınması gibi önemli icraatlar yapan başta Hasan Aşık olmak üzere tüm meclis azalarına teşekkür eder,hayatta olanlara sağlık,Ölenlere Allah'tan rahmet dileriz.
Kaynak:Büyükkabaca Belediye bülteni gazetesi /Haziran 2002

Büyükkabaca Kasabası Tarihi:

        Orta Asya'da kurulan Delhi Türk imparatorluğunun vezirlerinden birisi Türk asıllı Nasrettin Kabaca olup bu devletin 1206 yılında yıkılması ile devletin bu günkü Keşmir ile Pakistan'ın bir bölümüne hakan olmuş 1228 yılında bir harp de şehit olması ile devleti tamamen dağılmış.  Kabaca'ya bağlı topluluklar aşiret halinde diğer Türkler gibi Anadolu'ya göç edip muhtelif bölgelere dağılmış bunlardan Uluborlu mıntıkasına gelen iki kardeş aşiretten küçüğü Uluborlu'ya 5 km. mesafede yurt tutup Küçükkabaca, büyüğü ise Senirkent'e bağlı Büyükkabaca adı ile yeleşmişlerdir.

Kaynak:Büyükkabaca Belediye bülteni gazetesi.Ocak 2000 say:1
 Araştırma:Salih Zeki YILDIRIM

KASABAMIZA ASIRLAR ÖNCESİ İLK GELEN DAĞLARINA VE OVALARINA
ADLARINI VEREN TÜRKMENLER

 

KAYI VE NAMRAŞ TÜRKMENLERİ:     Kayı,Oğuz Hanın büyük oğlu Gün Hanın ilk oğlunun adıdır.Kayı handan gelen Türk nesline Kayı boyu"Kayı Türkmenleri","Kayılar "adı verilir.Kayıların Orta Asya' dan Anadolu'ya  kaçıncı yüzyılda geldikleri kesin olarak bilinmemektedir.Ancak12.yüzyılın sonları ile 13. yüzyılın başlarında geldikleri,tarihçiler tarafından kabul edilir.15. yüzyılda Kayı Türkmenleri Oymak ve obalar halinde Anadolu'nun her tarafına dağılır.Prof. Faruk Sümer'in tespitlerine göre Kayılar'ın kurmuş oldukları Anadolu'daki köy sayısı 94'tür.Bu köylerden  5 tanesi de Hamit sancağında bulunmaktadır.1522 de Uluborlu'ya bağlı Kayılı köyünün nüfusu 40 neferdir.(280 kişi) bu köy Kasabamız sınırları içindeki Namraş mevkiinde kurulmuştur.Oradaki bulunan mezarlık Kayılı köye aittir.Yine Kasabamız sınırları içinde bulunan "Kayı bağı" mevkisi Kayılı köyün arazisidir.Bu köy daha sonra Yörük Kabacalı köyüne taşınmıştır.Yerleşik yaşama geçmemiş göçebe hayat yaşayan Kayı oymağı da vardır.Bu oymak Tokmaklı,Karaçalı,Musacalı obalarıyla birlikte Eğirdir kazasına bağlıdır.Prof. Zeki ARIKAN'ın verdiği bilğiye göre hepsinin nüfusu 350 nefer(2450 kişi),268adırdır.                     

     Hat ovasının batı tarafında bulunan Tomman oğlu (Tokmak oğlu) gediği,Tokmaklı obasının konaklama yeridir.Milinin kuzey tarafı Karaçalı obasına ekinlik olarak veridigini söyleye biliriz.Eğirdir kazasına kayıtlı ğöçebe Türkmenlerinden biride Namraş Türkmenleridir.1568 de 150 çadırdır.Bu gün Namraş diye bilinen mevki Namraş Türkmenlerinin konaklama yeridir.17. yüzyılda Alanya'nın Düşenbe kazasına yerleşmişlerdir.17. yüzyıla kadar göçebe yaşayan Eğridir'e kayıtlı olan Türkmenler(Kumdanlı,Kaşıkara,Köpekler,Çelepteş,Mısırlı v.s.)Katip çelebinin verdiği bilgiye göre 1625 yılında Hoyran'a bağlı 36 yeni köy oluşturarak yerleşmişlerdir.Kaymaz yaylasının arka tarafındaki köpek kuyusu mevkiside Köpekler obasının konaklama yeridir.

ÇAYLAK TÜRKMENLERİ:Büyükkabaca'da eski yerleşim yerlerinden biride çaylak mevkisindedir.Çaylak mevkisi Kara kuzu dağının Gelincik tepesine bakan yamacıdır.Belediye soğuk hava deposunun yanından başlayarak Senirkent'e giden asfaltın üst tarafına düşer.Bugün 40 yaşın üstünde olanlar soğuk hava deposunun önünde  asfaltın üst tarafında bulunan mezarlığını bilirler.Bu mezarlık burada kurulan Çaylak köyünün mezarlığıdır.Çaylak köyünü kuranlar adında anlaşılacağı üzere Çaylak Türkmenleridir.Çaylak Türkmenleri 1243 Kösedağ savaşından sonra  İçel,Alanya ve Antalya civarlarına gelirler.Orada yaylak ve kışlak hayatın sürdürürler. Bunların bir obasıda Çaylak mevkisine gelip yerleşenler.Prof. Zeki ARIKAN' ın verdiği bilgiye göre çaylak köyü Kanuni (1520-1566) zamanında vakıf köyüdür.Aynı yıllarda Uluborlu'ya bağlı Bisse,Ayazmana,Garip ve İleydağ'da vakıf köylerdir.Osmanlı devletinde vakıf köyler,devlete vergi vermezler elde ettikleri gelirleri çeşme,metrese,kervansaray gibi hayır kurumlarının giderleri için harcanırdı.Çaylak köyü kurulurken mi vakıf köy olarak kuruldu, yoksa sonradan mı vakıf köye çevrildi? bu konudaki  araştırmamız devam etmektedir.Ancak1501 yılında Solakzade tarihinden edindiğimiz bilgiye göre Hamit ve teke yöresinde  7 yıl süren bir kuraklık dönemi yaşanmıştır.Köylüler öşür vergisini ödeyemedikleri için çifti bırakıp İran'da kurulan Safavi devletine göç etmeye başlamışlardır.2.Beyazıt göçü önlemek için 1502'de Türkmenleri Rumeli tarafına sürgün etmiştir. Bu duruma kızan bazı Türkmenler mallarını satıp köylerini terk etmişlerdir.daha sonra köylerini terk eden Türkmenlerin geri döndüklerini Osmanlı fermanlarından öğreniyoruz.Bu fermanlarda Çaylak Türkmenleri de  geçmektedir.Bu bilgiler bizeÇaylak köyünün 1512 den sonra vakıf köyü olduğunu ortaya koymaktadır.Prof. Dr. Yusuf HALAÇOĞLU' nun verdiği bilgiye göre ;1708 de Teke, Hamit Aydın vilayetlerinin köylerine yerleşmiş olan Hamzalu,Kötekli,Çaylaklı gibi başka Türkmenler de yerlerinden  kaldırılarak İçel'e yerleştirilir.İskanı kabul etmeyen bu Türkmenler eski ata yurtlarına dönmek için İçel'den kaçarak Antalya tarafına gelirler.1712 yılında devrilen Şeyhül İslamı olan Abdullah efendiye bir fetva hazırlatarak Kıbrıs'a sürgün için emir çıkarılır.Fermanda Çaylak Türkmenlerinin de adı geçmektedir.Kıbrıs'a gönderilmek için Antalya limanında gemiye bindirilen Türkmenler Gemi kaptanını öldürerek Muğla taraflarına kaçarlar.Ahmet Refik'in verdiği bilgiye göre 1718  yılında Anadolu beyler beyi Şehsüvar oğlu Mehmet paşaya bir ferman gönderilir.Fermanda gemi kaptanını öldürüp kaçan İçel Türkmenlerinden Karahaculu,Eskiyörük,Gedikli,Saçıkarave Çaylaklı Türkmenlerinin kış aylarını Aydın,Denizli ve Kütahya taraflarında geçirip bahar aylarında ise Isparta,Eğirdir,Yalvaç ve havalisindeki dağlarda yaylaya çıkan bu Türkmenlerin tutuklanıp Kıbrıs'a sürülmeleri emredilmiştir.Daha sonra sürğünden vazgeçilip bulundukları yerlere iskan edilmeleri için ikinci bir ferman gönderilmiştir.Prof. Dr. Cengiz ORHONLU'nun verdiği bilgiye göre 1732 yılında  İçel Türkmenleri (Çaylaklı,Kötekli,Hamzalu,Gedikli,Saçıkara,)Antalya ve Hamit vilayetlerine bağlı  köylere yerleştirilmişlerdir. Vakıf niteliğinde olan Çaylak köyü Yörük Kabaca köyüne sonradan yerleşen Çaylaklar ise Dr. Necat BİRDOĞAN'a göre Isparta'ya taşınmışlardır.

ARAPLAR MEZARLIĞI:Kasabamızın Aşağı mahallesinde bulunan İmircinin  hemen alt tarafından başlayarak Demirli önüne giden asfaltın üst tarafında "Araplar Mezarlığı"denilen bir mezarlığın bulunduğunu yaşlılardan öğrendik.55 yaşın üstünde olanlar bu mezarlığı biliyorlar.80 yaşın üstünde olanlar ise bu mezarlığın yanında kara taştan oyulmuş çok sayıda dibeklerin olduğunu bu dibeklerin arazilerde açılan kuyuların yanına taşındığını anlatırlar.Araplar mezarlığı ile ilgili pek yaygın olmayan  bir senaryo da vardır.Senaryo arap sözcüğünün çağrıştırdığı anlam üzerine kurulmuştur.Senaryoya göre;"Emeviler devletinin Muaviye zamanında 669 yılında İstanbul'u kuşatmaya giden Muaviye ordusu Bizanslılarla karşılaşmış,yapılan savaşta şehit düşenler buraya gömülmüştür".Bu yüzden buraya Araplar mezarlığı denilmiştir.Biz böyle bir senaryoya itibar etmiyoruz.

     Araplar mezarlığını oluşturanlar ölülerini bu mezarlığa gömenler öz ve öz Türk olan Arap Türkmenleridir.Arap Türkmenleri 24 Oğuz boyundan Yıldız handan gelme Beğdili boyunun Şerefli oymağına bağlı obalardır.Çok kalabalık plan Arap Türkmenleri Anadolu'nun hemen hemen her tarafına dağılmışlardır. 16.yüzyılın başlarında Hamit sancağının Gönen ve Uluborlu'ya kayıtlı göçebe yaşayan Arap Türkmenlerinin olduğunu Cevdet TÜRKAY'ın verdiği bilgilerden öğreniyoruz.Uluborlu'ya kayıtlı Araplı obasının kışlık yeri İmircin ve civarıdır.Yaylak yerleri ise Ahırlı ve Kamalı yaylalarıdır.Göçebe Türkmenlerinin yaylak ve kışlak arası gidiş ve dönüşlerinde ekinlere,bağ ve bostanlara zar vermeleri sonucunda 1691 yılında iskan fermanı yayınlanır.İskan fermanında Şerefli oymağının Arablı obaları da vardır.Şerfli oymağının obaları iskan yeri olan Çöl-abat bölgesine gelmezler.Bunun üzerine 1701 yılında Rakka (Suriye) bölgelerine sürgün edilmeleri için emir çıkar.Anadolu beyler beyi Elhaç Ali Paşa'nın denetiminde Şerefli oymağı iskanı kabul eder.Çöl-abat nahiyesine bağlı ören yerlere 1719 yerleşirler.Uluborlu ve Gönen kazalarına kayıtlı göçebe Araplı Türkmenleri Pampul,Ak-Hüseyin ve Aykrık köylerine yerleştirilirler.Bu köyler Afyon il sınırları içindedir.Kasabamızın sınırları içinde Araplar mezarlğı gibi   konar göçer türkmenlerin oluşturduğu başka mezarlıklarda vardır.Prof. Cengiz ORHON'luya göre yörük (konar-göçer) mezarlıkları ya köy yakınlarında yada yol kenarlarında oluşur.Yol kenarında oluşan mezarlıklara halk arasında "Uzun taşlı mezarlık"diye atlandırılır.Bahşiş mezarlığı,Namraş mezarlığı,Belediye soğuk hava deposunun bulunduğu yerdeki Uzun taşlı mezarlık,göçebe Türkmenlerin oluşturduğu mezarlıklardır.

 

Kaynak:Büyükkabaca Belediye bülteni Gazetesi.2000
Araştırma:Durmuş TOKMAK